Blog

Lipödemli Bacaklarda Cilt Bakımı: Dikkat Edilmesi Gerekenler

Lipödem, genellikle bacak ve kalça bölgesinde yoğunlaşan, simetrik yağ birikimiyle ayırt edilen kronik bir hastalıktır. Çoğu zaman selülit, obezite ya da lenfödemle karıştırılabilir. Ancak lipödem farklı bir hastalık olup, genetik yatkınlık ve hormonal değişimlerle ilişkilidir. Estetik bir problemden çok daha fazlası olan bu hastalık, hem fiziksel hem de psikolojik etkiler yaratabilir.

Ergenlikte Skolyoz ile Başa Çıkmak

Ergenlik dönemi, gençlerin hem bedensel hem de duygusal olarak büyük değişimlerden geçtiği bir dönemdir. Hızla uzayan boy, gelişen kemikler ve kaslar bazen vücutta dengesizliklere yol açabilir. Bu değişimlerin arasında dikkat edilmesi gereken önemli durumlardan biri de skolyoz yani omurgada oluşan yana doğru eğriliktir. Peki skolyoz nedir? Ergenlikte neden sık görülür? Hangi belirtilerle kendini belli eder ve nasıl başa çıkılır? Bu yazımızda hem gençler hem de aileler için bu soruların cevaplarını ele alıyoruz.

Görünmeyen Ama Vazgeçilmez Kaslar: Pelvik Taban Kasları

Günlük yaşamda çok fazla fark etmesek de vücudumuzun bazı bölgeleri sessizce, büyük bir sorumlulukla çalışır. Pelvik taban kasları da işte onlardan biri. Bu kaslar sayesinde idrarımızı tutabiliyor, bağırsaklarımızı kontrol edebiliyor, doğum yapabiliyor hatta cinsel yaşamda daha konforlu hissedebiliyoruz.

Erken Müdahale ile Lenfödemin İlerlemesi Engellenebilir Mi?

Lenfödem, lenf sıvısının dokularda birikmesi sonucu oluşan ve genellikle kol veya bacaklarda şişlik ile kendini gösteren kronik bir durumdur. Özellikle kanser tedavileri sonrası, cerrahi müdahaleler veya enfeksiyonlar sonrasında ortaya çıkabilen lenfödem, erken teşhis ve müdahale ile ilerlemesi önlenebilen bir hastalıktır. Peki, erken müdahale lenfödemin ilerlemesini gerçekten engelleyebilir mi?

Lenf Sağlığı İçin Alınabilecek 10 Etkili Önlem

Lenf sistemi, bağışıklık sistemimizin önemli bir parçasıdır. Vücuttaki atıkların ve toksinlerin temizlenmesini sağlar, enfeksiyonlara karşı savunma görevini üstlenir. Lenf düğümleri, lenf damarları ve lenf sıvısından oluşan bu sistemin sağlıklı çalışması, genel vücut direncinin korunmasında kritik rol oynar. Lenf dolaşımının yavaşlaması ya da tıkanması ise ödem, yorgunluk, enfeksiyon riski ve bağışıklık sorunlarına yol açabilir.

Golfçü Dirseği Başka Hastalıklarla Karışır mı?

“Golfçü dirseği” ifadesi, kulağa yabancı ve nadir görülen bir rahatsızlık gibi gelebilir. Ancak bu tabir, klinik pratikte sıkça karşımıza çıkmaktadır. Oldukça yaygın bir kas-tendon rahatsızlığı olan golfçü dirseği hastalığı tıpta medial epikondilit olarak adlandırılır. Yalnızca golf oynayanlarda değil, elini ve kolunu sık kullanan herkesin kapısını çalabilir.

“Yangısal (Inflamatuvar)” ve “Mekanik” Ağrı Arasındaki Fark Nedir?

Ağrı, vücudun bir sorun olduğunu haber veren doğal bir uyarı mekanizmasıdır. Ancak her ağrı aynı sebeple ortaya çıkmaz. Klinik pratikte sık karşılaşılan iki temel ağrı tipi vardır: yangısal (inflamatuvar) ağrı ve mekanik ağrı. Bu iki türün nedenleri, semptomları, süresi ve tedavi yaklaşımları açısından birbirinden oldukça farklıdır. Bu farkları anlamak, doğru tanı ve etkili tedavi için kritik öneme sahiptir. Peki, bu iki ağrı tipi arasındaki farklar nelerdir? Hangi belirtiler hangi ağrıyı işaret eder? Hangi durumlarda doktora başvurmak gerekir? Bu yazımızda tüm bu sorulara yanıt arayacağız.

Uyandığında Bile Bitkin Hissetmek: Uyku Bozukluğu ve Fibromiyalji

Geceleri yeterince uyumanıza rağmen sabah kalktığınızda hâlâ yorgun musunuz? Gün içinde dinlenmenize rağmen kendinizi tükenmiş mi hissediyorsunuz? Bu tablo size tanıdık geliyorsa, neden sadece kötü uyku alışkanlıkları olmayabilir. Fibromiyalji adı verilen kronik bir kas-iskelet sistemi hastalığı, özellikle uyku kalitesini etkileyerek yaşam kalitenizi ciddi ölçüde düşürebilir. Fibromiyalji; yaygın vücut ağrıları, sürekli yorgunluk, konsantrasyon güçlüğü ve en önemlisi de dinlendirici olmayan uykuyla karakterizedir. Özellikle sabahları bitkin uyanan bireylerde, altta yatan neden çoğu zaman sadece stres veya yoğun tempo değil; bozulmuş uyku ve merkezi ağrı duyarlılığı döngüsüdür.

Masa Başı Çalışanlarında El Bileği Problemleri

Günümüzde ofis ortamında uzun saatler bilgisayar başında çalışan bireylerde el bileği sorunları giderek daha sık görülmektedir. Klavye ve mouse kullanımı sırasında el bileği, tekrarlayan hareketlere ve statik pozisyonlara uzun süre maruz kalır. Özellikle bileğin doğal pozisyonunun dışına çıkması, kas ve tendonlar üzerinde aşırı gerilim yaratabilir. Bu durum, dolaşımın azalmasına, sinir sıkışmalarına ve mikroskobik doku hasarlarına yol açabilir. Ayrıca, masa yüksekliğinin uygunsuz olması, mouse kullanımında elin bilekten aşırı bükülmesi ve sürekli aynı pozisyonda çalışmak, bu riskleri artıran başlıca faktörlerdir. Zamanla bu tekrar eden stres yükleri, çeşitli kas-iskelet sistemi problemlerine zemin hazırlayarak el bileğinde ağrı, uyuşma, karıncalanma ve hareket kısıtlılığı gibi şikâyetlerle kendini gösterebilir.

Lipödemin İlk Belirtileri Nelerdir?

Lipödem, genellikle kadınlarda görülen ve çoğu zaman yanlış tanı konulan ya da fark edilmeyen kronik bir yağ dokusu hastalığıdır. Hastalığın en belirgin özelliği, özellikle bacak ve kalça bölgesinde ortaya çıkan simetrik, ağrılı ve orantısız yağ birikimleridir. Lipödemin erken dönem belirtilerini fark edebilmek, ilerleyici yapıda olan bu hastalığın kontrol altına alınmasında son derece önemlidir. Peki lipödem vücutta kendini ilk olarak nasıl belli eder?